Almanya’da plastik poşet kullanımı adım adım yasaklanıyor. Plastik poşetlerin önümüzdeki 2 sene içerisinde tamamen kullanımdan kaldırılması planlanıyor.

Alman Federal Meclis’i çevre kirliliğinin önüne geçmek ve insan sağlığına olumlu katkı yapmak adına 2022 yılına kadar plastik poşetlerin kullanımdan kaldırılmasını karar altına aldı. Bu yasak manav reyonlarında kullanılan ince ve dayanıksız poşetler için geçerli olmayacak.

Almanya’da merkezi hükümetin doğayı korumak için attığı adımlara bir yenisi eklendi. Koronavirüs döneminde israfın da önüne geçmek için etkili bir adım olduğu düşünülen plastik poşet kullanımının yasaklanması fikri, meclis tarafından onaylandı.

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Almanya Çevre Bakanı Svenja Schulze, “Plastik poşet kaynak israfının özüdür” dedi.

Alışverişlerde kullanılan ve çöp dağları oluşturarak doğada geriye döndürülemez hasarlar bırakan plastik poşetlerin yerine bez torbaların ve alışveriş sepetlerinin kullanılmasını öneren Schulze, Doğal Hayatı Koruma Vakfı’ndan da (WWF) tam not aldı.

Tüm dünyada etkin faaliyet gösteren WWF, söz konusu adımın bir çok ülkede ses getireceğini ve örnek olacağını ifade etti. Yine WWF’nin açıklamasına göre, plastik poşet kullanımı Almanya’da kullanılan toplam plastiğin yüzde 1′ gibi önemsiz sayılabilecek bir kısmına denk geliyor.

Çevre örgütleri ve doğaseverler tarafından yapılan araştırmalarda, Almanya’da dahil olmak üzere dünya ülkelerinin plastik kullanımını azaltmak için atması gereken daha çok adım olduğu aktarılıyor.

Dünyaca ünlü ve tüm zamanların en iyisi olarak bilinen eski futbolcu ve Arjantin milli takımı teknik direktörü Diego Maradona, milyonlar tarafından uğurlanıyor.

Tüm dünya sistem karşıtı duruşu ve dik başlılığı ile öne çıkan, devrimci futbolcu Diego Maradona’nın arkasından göz yaşları döküyor. Ülkesi Arjantin’de cenazesini selamlamak isteyenler o kadar kalabalıktı ki polis biber gazı ve copla müdahale etti.

Maradona’nın cenazesi de kendisi gibi olaylı ve duygu yüklü bir şekilde uğurlanıyor. Arjantin’in başkenti Buenos Aires’te Başkanlık Sarayı’nda cenazesi ziyarete açılan Diego Maradona’ya son bir kez selam vermek isteyen milyonlar dualar ve marşlarla uzun kuyruklar ve büyük kalabalıklar oluşturmaya devam ediyorlar.

Maradona’nın 10 numaralı formasıyla yattığı, üzerine Arjantin bayrağı serili naaşını bugün akşam saatlerine kadar bir milyondan fazla kişi ziyaret etti.

Maradona’nın ölümü sadece Arjantin’de değil dünyanın dört bir yanında büyük üzüntü yarattı.

Dünyaca ünlü ve tüm zamanların en iyisi olarak bilinen eski futbolcu ve Arjantin milli takımı teknik direktörü Diego Maradona, milyonlar tarafından uğurlanıyor.

SPORCU, DEVRİMCİ, ÇILGIN, MACERACI…

Dün akşam forması olan 10 numaraya uyacak şekilde yerel saatle 22.00’de Arjantin’deki bütün stadyumların ışıkları onun anısına yakıldı.

Sevenlerinin çoğu gözyaşları içerisinde onun eski takımı Boca Juniors’un Buenos Aires’deki stadı La Bombonera’ya aktılar.

Maradona’nın ölümünü gözyaşları ile karşılayan bir Arjantinli şöyle konuştu: “Maradona benim hayatımda olan en büyük şeydi. Onu babam kadar sevdim ve babam ölmüş kadar üzgünüm. Eğer genç ölürsem yukarda onunla top oynamayı ve bir Boca maçı izlemeyi isterim.”

Maradona sevgisi sadece Arjantin’e özgü değil. İtalya’da da futbolseverler haberin duyulması üzerine Napoli’deki San Paolo stadının önünde toplandılar. Stadın ışıkları kulüp adına 188 maçta topu 81 kez ağlara gönderen futbolcu onuruna yakıldı.

Tüm dünya sistem karşıtı duruşu ve dik başlılığı ile öne çıkan, devrimci futbolcu Diego Maradona’nın arkasından göz yaşları döküyor.

Stadın çevresine toplanan Maradona tişörtleri, maskeleri kuşanmış kalabalık havai fişekler patlattı, sloganlar atıp ağladılar.

Devrimci ve komünist kişiliğiyle de bilinen Diego Maradona, Fidel Castro için ‘ikinci babam’ ve Küba için de ‘ikinci vatanım’ diyordu. Kendisi gibi Arjantinli olan Ernesto Che Gueavara’nın sıkı takipçisiydi.

Uzun bir süre önce uyuşturucu bağımlılığından kurtulması ve Küba’da tedavi görmesi için eski Küba Devlet Başkanı ve Küba Devrimi’nin önderi Fidel Castro tarafından davet edilmişti. Diego Maradona, burada uyuşturucu hap vs. gibi maddeler kullanmayı bırakmıştı.

Ülkesi Arjantin’de cenazesini selamlamak isteyenler o kadar kalabalıktı ki polis biber gazı ve copla müdahale etti.

Arjantin’in başkenti Buenos Aires’te Başkanlık Sarayı’nda cenazesi ziyarete açılan Diego Maradona’ya son bir kez selam vermek isteyen milyonlar dualar ve marşlarla uzun kuyruklar ve büyük kalabalıklar oluşturmaya devam ediyorlar.

Maradona’nın 10 numaralı formasıyla yattığı, üzerine Arjantin bayrağı serili naaşını bugün akşam saatlerine kadar bir milyondan fazla kişi ziyaret etti.

Maradona’nın ölümü sadece Arjantin’de değil dünyanın dört bir yanında büyük üzüntü yarattı.

Devrimci ve komünist kişiliğiyle de bilinen Diego Maradona, Fidel Castro için ‘ikinci babam’ ve Küba için de ‘ikinci vatanım’ diyordu.

Türkiye’nin doğu komşusu İran’da koronavirüs vakalarında yeni bir rekora imza atıldı. Son 24 saatte koronavirüse yakalanan kişi sayısı 14 bin olarak kaydedildi.

İran Sağlık Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada koronavirüsün son 1 gün içerisinde 13 bin 843 kişiye daha bulaştığı ve bu sayının şimdiye kadarki en yüksek seviye olduğu duyuruldu.

İran, koronavirüs salgınında ilk günlerden beri en çok ölü ve vaka sayısına sahip olan ülkelerin başında geliyor. Söz konusu rakamlarda İran, Ortadoğu ülkeleri arasında başı çekiyor.

İran Sağlık Bakanlığı’nın açıklamasına göre, son 24 saatte 13 bin 843 kişinin daha koronavirüs testinin pozitif çıkması ile İran’da yeni vaka sayısı rekoru kırıldı.

Yine aynı açıklamaya göre son 24 saatte 469 kişi koronavirüs kaynaklı olarak hayatını kaybetti. İran’da toplamda 894 bin 385 hasta bulunurken, ölü sayısı 46 bin 207 olarak belirlendi.

İran’da hükümet yetkilileri ve sağlık otoriteleri maske takılması ve sosyal mesafe kurallarına uyulması gerektiğini ifade etse de ev partilerinin yasak olmasına karşın sıkça yapıldığı ve maske  yerine peçe kullanılarak hastalığa davetiye çıkartıldığını anlaşıldı.

Salgının yayılmasını yavaşlatmak için İran’da cumartesi günü zorunlu olmayan bütün işletmeler kapatılmış ve ülke içinde seyahat yasağı getirilmişti.